Müzik Geni

Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
Müzik Geni

Mesaj gönderen Siyabend » 29 Mar 2008 23:37

Amerikalı müzik profesörü David Huron ve ekibi, müziğin biyolojik kökenleri olup olmadığını araştırıyorlar. "Müzik geni"nin onlarca ya da binlerce yıl önce evrimle oluştuğu ve insanoğluna özgü olduğu düşünülüyor. Bu iddiayı destekleyen bazı olgular var.

Öncelikle dünyanın her yerinde müzik var. Amazonlardaki kabile danslarından Amsterdam'daki çılgın müziklere kadar, yeryüzündeki her kültürde müzik, ritüellerin en temel parçası. Şarkı mırıldanmayan, müzik dinlemeyen insan bulmak imkansız.

Müzik insanlık tarihi kadar eski. Geçtiğimiz yıllarda Slovenya'da bir mağarada bulunan ve "en eski müzik aleti" olarak kayıtlara geçen flütün tam 40 bin yıl önce yapıldığı sanılıyor. Bu da Avrupa'nın ve Kuzey Amerika'nın buzlarla kaplı olduğu çağda insanların müzik aleti kullandıklarını kanıtlıyor.

Müziğin evrimle geliştiği görüşünü destekleyen bir başka nokta ise, beynin sağ küresiyle ilgili. Beynin sağ tarafı zarar gören insanlar, şarkıların ezgilerini hatırlayamıyorlar. Yapılan bir deneyde, beyninin sağ tarafı zarar gören hastanın, dinletilen müzik parçalarının adlarını hatırlamadığı görülür. Hasta ancak şarkıların sözlerini okuduğunda adlarını doğru tahmin eder. Araştırmalar da müzik dinlerken beynin sağ tarafının aktif olduğunu göstermektedir.

Elbette bütün bunlar müziği tek başına biyolojik bir işlev olarak sınırlamaz ama önemli bir gösterge olduğu kesin. Eğer araştırmalarda bir ya da birden fazla müzik geni bulunursa tartışma sona erecek. Eğer müzik genetikse, birden fazla genin aynı zamanda hareket etmesinden etkileniyor demektir. Genom projesinin tamamlanmasıyla müzik geni ya da genlerini bulmak mümkün olacak.

Biyologlar, evrimle ortaya çıkan özellikleri tanımlarken "adaptive- uyum sağlayan" kelimesini kullanıyorlar. Müziğin de ortaya çıkan ve genlerle kuşaklara aktarılan özelliklerden biri olduğu söyleniyor ancak bazı araştırmacılar bu fikre katılmıyor. Zihnimizin nasıl çalıştığını inceleyen Steven Pinker, müziğin insanlar tarafından icat edilen kültürel birşey olduğunu, çünkü insanların beyin ve vücutlarını hoş bir şekilde etkilediğini söylüyor.

Başka bir deyişle insanlar müziği ilk keşfettiklerinde ondan hoşlandılar ve benimsediler. Belki ilk insanlar onları dansetmeye, ellerini çırpmaya yöneltiği için müzik yaptılar. Belki müziği duygularını uyandırdığı için geliştirdiler. Pinker'e göre bunların evrimle ilgisi yok.

Toronto Üniversitesi'nden Sandra Trehub'a göre bu iddia yanlış. Dünyayı dolaşarak çeşitli toplumlardaki ninnileri inceleyen Trehub, annelerin bebeklerine her yerde yüksek perdede bir ses, yavaş bir tempo ve özel bir tonda ninni söylediklerini gözlemlemiş. Ninni söylemek her kültürde var. Dillerini bilmeseniz ve müzik kültürleri hakkında hiçbir fikriniz olmasa bile ninnileri tanımak mümkün. Anneleri ninni söylemeye yönelten, bebeklerinin müziği duyunca daha çabuk sakinleştiğini görmeleri olmuş.

Sandra Trehub'a göre dünyanın her yerinde, aynı tarzda söylenen ezgiler, müziğin insanın icat ettiği birşey olmadığını, kuşaklar boyunca aynı şekilde aktarılan bir özellik olduğunu gösteriyor.

Müziğin nasıl ortaya çıktığını asla tam olarak bilemeyiz belki ama bütün bu görüşler bize birşeyler söylüyor. Müzik her kültürde var ve insanlar, türlerin doğduğu zamanlardan beri müzik yapıyorlar. Beynin önemli bir bölümü bunun için ayrılmış. Genetik olup olmadığı henüz bilinmiyor ama müziğin insanlık için müthiş bir armağan olduğu konusunda hemfikiriz.


Cevapla

“Genetik” sayfasına dön