Tükürük Bezi Ameliyatı

Online Medical Videos
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Siyabend
Belawela Muhtarı
Belawela Muhtarı
Mesajlar:19658
Kayıt:15 Eki 2006 12:05
Ruh Hali:Mutlu
Cinsiyet:Erkek
Burç:Kova
Takım:Galatasaray
Tükürük Bezi Ameliyatı

Mesaj gönderen Siyabend » 14 Ağu 2009 22:32

Tükürük bezlerinde en çok taş, tümör veya müzmin iltihap nedeniyle ameliyat yapılmaktadır. Taş daha çok çene altı tb’ de, tümörler ise daha çok parotis ve minör tb’ de görülür. Rahatlıkla küçük bir kesi ile alınabilir, böylelikle bezi almaya gerek kalmaz, ancak bazen bu mümkün olmadığında taşla beraber boyundan yapılan bir kesi ile bezin tamamının aÇene altı tükürük bezi taşlarında kanal ağzındaki taş bazen ağız içerisindenlınması gerekebilir. Parotis bezi ameliyatlarının kendilerine özgü durumları vardır. Bu özelliğin nedeni parotis bezinin içerisinden yüzün mimik hareketlerini sağlayan yüz sinirinin geçmesi ve bu sinirin bir dalının da çene altı tb’ nin komşuluğunda bulunmasıdır. Bazen ameliyat sırasında bu sinir veya dalları zedelenebilir (örneğin tümör sinire yapışmıştır, sinir kaza ile zedelenmiştir veya gerilmeden dolayı ödem oluşmuştur). Bunun sonucunda alın, yanak ve dudak hareketleri geçici ya da kalıcı olarak bozulabilir. Ameliyat sonrası gelişen yüz felçleri ödeme bağlıysa bir kaç gün içerisinde geçecektir, eğer sinir kazayla kesilmiş veya zedelenmiş ise bir an önce sinir tamiri yapılmalıdır. Çok nadiren bazı parotis ameliyatlarından sonra yemek yerken kulak veya yanakta terleme görülebilir. Bu olay tamamen rastlantısaldır, hekimin elinde olan bir şey değildir. Bu durum bazı ilaçlar ile kontrol altına alınabilir. Çene altı tükürük bezinin çıkarıldığı ameliyatlar tükürük bezlerinin bulundukları konum itibarı ile belirli oranda risk içeren ameliyatlardır. Çünkü yüzün mimik hareketlerini sağlayan yüz sinirinin bir dalı, dilin hareketlerini sağlayan N. Hipoglossus adını verdiğimiz sinirin kendisi, yüzün o tarafındaki dokuların beslenmesini sağlayan A. Fasialis dediğimiz atardamarın kendisi ve dilin 1/ 3 ön kısmındaki tat duyusunu taşıyan N. Lingualis dediğimiz sinirin kendisi bu beze yakın komşudurlar ve ameliyat sırasında zedelenme ihtimalleri her zaman mevcuttur. Çene altı tb ameliyatları lokal yani bayıltmadan, o bölgenin uyuşturulmasıyla yapılabileceği gibi narkoz altında bayıltılarak da yapılmaktadır. En çok tercih edilen ve önerilen genel anestezidir ( biz genel anesteziyi tercih ediyoruz ). Bu ameliyatlar dikkatli yapıldığı sürece korkulacak ameliyatlar değildir. Ancak bazen yukarıda saydığımız komplikasyonlar istenmese de ortaya çıkabilmektedir. En sık görülen komplikasyon yüz sinirinin bir dalının zedelenmesidir. Eğer bu sinir zedelenirse hasta ameliyat sonrasında dudağının o taraftaki kenarını dışarı doğru çekemez, bu durum daha çok ıslık çalarken ya da gülerken ortaya çıkar. Eğer sinir tamamen zedelenmiş ya da kesilmiş ise maalesef geriye dönüş yoktur, sinirin tamiri söz konusu değildir, bunun haricinde sinirin anatomik bütünlüğü bozulmamış ise sadece ameliyat sırasında çekiştirmeye bağlı bir şişlik – ödem hali mevcutsa ameliyatdan belli bir süre sonra düzelme şansı yüksektir. Bu süre birkaç günden 5-6 ay’a kadar değişebilir. Dilin hareketlerini sağlayan sinirin kendisi yapı olarak büyük bir sinirdir ve hemen fark edilir, dolayısı ile çok büyük bir aksilik olmadığı sürece zedelenme şansı çok düşüktür. Eğer kazayla zedelenirse dilin o tarafındaki hareketleri bozulur, hastaya dilini dışarı çıkarması söylendiğinde dilin ucu karşı tarafa doğru kayar, hasta konuşurken ya da yutarken çok az da olsa güçlük çekebilir. Tedavisi yüz sinirinde olduğu gibidir.
N.Lingualis dediğimiz sinir zedelenirse hastanın yemeklerden ve içeceklerden aldığı tat bozulabilir. Hastalar bunu “ağzımın tadı bozuldu“ şeklinde ifade ederler. Ancak bu pek önemli bir klinik duruma yol açmaz çünkü dilin karşı tarafındaki ve arka 2 / 3 bölümdeki tat alma yeteneği sağlamdır, dolayısı ile bu durum kolayca telafi edilmektedir.
Atardamar her ameliyat da operasyonun gidişi gereği kesilmekte ve bağlanmaktadır. Yüzü besleyen başka damarlar olduğu için bu damarın bağlanması sorun çıkarmamaktadır. Ancak ameliyat sonrasında bağladığımız damar açılabilir ve ameliyat yerinde hematom dediğimiz kan pıhtısı birikebilir ameliyat yeri şişebilir, bu durumda ameliyat yerini tekrar açmak gerekebilir. O taraftaki tükürük bezinin alınması ağız ve boğazın normal fizyolojisini bozmaz.
Çünkü bu tükürük bezi haricinde daha bir çok tükürük bezi mevcutdur. Ameliyat yeri estetik dikişlerle kapatılır ve ameliyat sonrası çok az bir iz kalır. Dikişler genellikle ameliyat sonrasında 6. veya 7. günde alınır.
Kısacası her ameliyat gibi bu ameliyatın da riskleri vardır. Ancak dikkatli ve titiz olarak yapıldığında genellikle hiçbir problemle karşılaşılmaz.

http://www.juzztv.com/watch_video.php?v=ef58bcaef8112ff


Cevapla

“Medical Videos” sayfasına dön