
Adana’da önceki gün yaşanan ve kamuoyunda “Erkeklerle gezdiği gerekçesiyle kızını boğarak öldürdü” diye yankılanan olay, perde arkası aralandıkça, Zülfü Livaneli’nin eserinden uyarlanan, Abdullah Oğuz filmi Mutluluk’u anımsattı. Film, tecavüze uğrayan ve baygın bir halde göl kenarında bulunan Meryem adlı bir genç kızın, ailesi tarafından namussuzluk yaptığı gerekçesiyle suçlanması ve töre gereği bir yakınınca öldürülmek istenmesi üzerineydi. Meryem, suçsuz olmasına rağmen bu durumu o kadar kabullenmişti ki, namus uğruna kendisini öldürmek isteyen Cemil’e “Sen vurma ağabey, ben kendimi köprüden atarım” diyerek, hayatından vazgeçmeye kalkmıştı. Görünen o ki annesinin iddiasına göre “erkeklerle gezen” 18 yaşındaki Melek D. de töre gereği, tıpkı Meryem gibi hayatını ailesinin namusuna feda etmişti ya da zorla ettirilmişti bir kere...
Öldürüp “İntihar etti” dedi
Adana’nın Denizli Mahallesi’nde yaşayan ve daha birkaç gün önce yeni yaşını kutlayan Melek D, annesi tarafından erkeklerle ilişkisi olduğu ve cep telefonuyla mesajlaştığı gerekçesiyle boğularak öldürüldü. Cinayet, polise intihar vakası diye bildirildi ve genç kız, evinde boynuna tişört bağlı şekilde intihar süsü verilmiş halde bulundu. Ancak polis, genç kızın ağzının iç bölgesinde oluşan morluklar ile göz kapaklarındaki damarlarda şişme ve kızarıklıklardan, ağzı kapatılarak boğulduğunu belirleyince zanlıya tırnak izlerinden ulaştı. Kızının intihar ettiğine yönelik çelişkili ifadeler veren anne İrep D’nin parmak izi alınıp tırnakları kesilerek, genç kızın yüzündeki izlerle karşılaştırıldı. Olay yerine giden ekiplere “Boğazını tişörtle sıkıp kendini öldürmüş. Tişörtü de sonradan biz açtık” diyen İrep D’nin, kriminal incelemelerde yalan beyanda bulunduğu anlaşıldı. Bunun üzerine anne İrep D, öz kızını öldürdüğünü itiraf etti. Tam da bu itiraf, ‘şok etkisi yarattı’ derken, İrep D’nin emniyetteki ifadesinde ağzından dökülenler herkesin kanını dondurdu.
42 yaşındaki İrep D, ifadesinde, tuhafiye dükkanında çalışan kızının evli bir erkekle birlikte olduğunu, telefon ve internet mesajlaşmalarına şahit olduğunu, bir keresinde de kızının telefonundan kendisinin bu kişiyle yazıştığını ileri sürdü. Kızından evli erkeklerle gezmemesini istediğini belirten zanlı, daha da ileri gitti, “kızının ölüme hazır olduğunu” öne sürdü. Melek D’ye bunu aileden başkaları duymadan kendisinin temizlemesi gerektiğini belirttiğini anlatan İrep D, “Bu namus lekesiyle yaşanmazdı. Kızım ölmesi gerektiğini biliyor ve ölüme hazırdı. Bana, ‘nehre atlayıp intihar edeyim’ dedi. ‘Cesedini bulamam, cenaze töreni yapamam’ diye evde öldürmeye karar verdim” dedi.
Ölümü beraber beklediler
Olay günü kızının doğum gününü kutladıktan sonra odasına geçtiklerini, kızına önce fare zehiri sonra da babasının kalp ilacını içirdiğini söyleyen İrep D, “Birkaç saat bekledik, ölmeyince boğdum. Yastığı aldım yüzüne bastırdım. Öldüğüne iyice emin olmak için de elimle ağzını iyice kapattım” diye konuştu. “Evli erkeklerle beraber olduğunu babası duysa kalp krizinden ölürdü” diyen İrep D, dehşet verici sözlerine şöyle devam etti: “Üstelik tüm mahalleye rezil olacağımız gibi o adamın da yuvası dağılırdı. Geçen yıl da uyuşturucu kullanan biriyle birlikteydi. Ölmesi gerekiyordu.”
İrep D, adliyeye sevk edilirken, kızını eşinin öldürdüğünü öğrendikten sonra kalp krizi geçiren baba Necdet D’nin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Necdet D. ile diğer üç çocuğu, ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı.

